23 Şubat 2017 Perşembe

Nabız


Nabzını ele geçirdim
Bileklerin benim
Yüreğine giden yollar benim.
Cümlelerim kelimelerim virgüllerim
Tüm noktalama işaretlerim sensin…
Ülkem, bayrağım, evim odam

Ve lügatim sensin…

Deli Dumrul

18 Şubat 2017 Cumartesi

Müjdesin Sen


Sen beklenen müjdesin
Tutulmuş dilimi açansın
Kelimelerim hercü merc olmuş
Bir kekemeyim

Sen beklenen müjdesin
Ama gözlerimi açansın
Güzelliğine tarif arıyorum
Her şey o kadar parlak ki kamaşıyor gözlerim

Sen beklenen müjdesin
Sanki ilk kez tat alıyorum
Her şeyde seni buluyorum
Tatlı ekşi acı kalbimin kokteylisin

Sen beklenen müjdesin
Sanki ilk kez koku alıyorum
Gülsün çiçeksin çimenimsin
Yağmur sonrası toprak kokumsun

Sen beklenen müjdesin
Sanki ilk kez hissediyorum
Vücudum tir tir titriyor
Bedenimdeki elektriksin

Sen beklenen müjdesin
Aşksın sen
Sadece sevmek değil seni

Yeniden anlam bulmuş gibiyim sende 

Deli Dumrul

14 Şubat 2017 Salı

Seni Sevmek


Seni Sevmek

Seni sevmek güneşin doğuşunu izlemek gibi
Karanlığı yırtarcasına aydınlığa çıkmak


Seni sevmek kahvaltıda zeytin peynir yemek gibi
Yokluğa kafa tutarcasına mutlu olmak

Seni sevmek Hazarfenin kanatlarında olmak gibi
Ayaklarını yerden kesen kanatlara sahip olmak

Seni sevmek Nuhun gemisine son anda binmek gibi
Gemi karaya oturduğunda insanlığı yenden inşa etmek

Seni sevmek kaf dağında Anka olmak gibi
Sevdikçe çoğalıp yeniden doğmak

Seni sevmek kutup yıldızına sahip olmak gibi
Nereye gidersen git hep yüreğinde görmek

Seni sevmek kelimelerin yetersizliğini farketmek gibi
Heyecandan dili tutulmak

Seni seviyorum mecnun gibi uğruna çöllere düşecek gibi

Yazan Deli Dumrul


Bir şey var aramızda 
Senin bakışından belli 
Benim yanan yüzümden 
Dalıveriyoruz arada bir 
İkimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki 
Gülüşerek başlıyoruz söze 


Bir şey var aramızda 
Onu buldukça kaybediyoruz isteyerek 
Fakat ne kadar saklasak nafile 
Bir şey var aramızda 
Senin gözlerinde ışıldıyor 
Benim dilimin ucunda

Nahit Ulvi Akgün

26 Ocak 2017 Perşembe

Yaşamak Güzel


Yaşamak güzel şey doğrusu
Üstelik hava da güzelse
Hele gücün kuvvetin yerindeyse
Elin ekmek tutmuşsa bir de
Hele tertemizse gönlün
Hele kar gibiyse alnın
Yani kendinden korkmuyorsan
Kimseden korkmuyorsan dünyada
Dostuna güveniyorsan
İyi günler bekliyorsan hele
İyi günlere inanıyorsan
Üstelik hava da güzelse
Yaşamak güzel şey
Çok güzel şey doğrusu.

Melih Cevdet ANDAY

22 Ocak 2017 Pazar

Kargo


Sana buraya bazı şeyler koyuyorum.  
Yol boyunca aklında olsun.  
Lazım olursa açar okursun.  
Olmazsa da olsun,  
bir zararı yok burada dursun.

Şuraya bir cümle koydum.  
Bırak, acımızı birileri duysun.  
Hem zaten şiir niye var?  
Dünyanın acısını başkaları da duysun!

Acı mıhlanıp bir kalpte durmasın.  
Ortada dursun.

Olur ya biri eline alır okşar,  
biri alnından öper.  
Az unutursun.

Buraya tabiatı koydum.  
Ağaçları, suyu, ovayı, dağı.  
Onlar bizim kardeşimiz,  
çok canın sıkılırsa  
arada onlarla konuşursun.

Buraya, küçük mutlu güneşler koydum.  
Günlerimiz karanlık  
ve çok soğuyor bazı akşamlar,  
ısınırsın.

Buraya, bir inanç bir inat koydum.  
Tut ki unuttun, tekrar bak,  
o inat neyse sen osun.

Buraya yolun yokuşunu koydum.  
Bildiğim için yokuşu.  
Zorlanırsa nefesin, unutma,  
ciğer kendini en çabuk onaran organ, 
valla bak, aklında bulunsun.

Buraya umutlu günler koydum.  
Şimdilik uzak gibi görünüyor,  
ama kimbilir,  
birazdan uzanıp dokunursun.

Buraya bir ayna koydum arada önüne geç bak;  
sen şahane bir okursun.  
Mesai saatlerinde çaktırmadan şiir okursun.  
N’olcak ki, bırak patronlar seni kovsun!

Burada bir tutam sabır var.  
Kendiminkinden kopardım bir parça,  
(bende çok boldur) 
lazım oldukça ya sabır ya sabır,  
dokunursun.

Burada güzel çaylar var.  
Bu aralar senin için çok önemli.  
Bitki çayları, kış çayları, şuruplar, kompostolar.  
Demlersin, maksat midene dostluk olsun.

Şuraya Youtube’dan müzikler,  
Bach dinle filan, koydum.  
Ama müzik konusunda sen benden daha iyisin,  
koklayıp buluyorsun.

Buraya bir silkintiotu koydum.  
Kırk dert bir arada canına yandığım,  
kırkına birden deva olsun.

Bu şiir,  Birhan Keskin - Fakir Kene kitabından alıntıdır.

15 Ocak 2017 Pazar

Öğrendim

 

Kendimi neşelendirmek istediğim zaman en iyi yolun başka birilerini neşelendirmeye çalışmak olduğunu öğrendim.
Bir bebeğin evlilik sorunlarını çözemeyeceğini öğrendim.
Tartışmayı tatlıya bağlamadan yatağa gidilmemesi gerektiğini öğrendim.
İş yerinde romantik ilişkiler aranmaması gerektiğini öğrendim.
İnsanın kendisinden daha sorunlu biriyle evlenmemesi gerektiğini öğrendim.
Çalıştırdığımız insanlara iyi davrandığımızda onlarında müşterilere karşı iyi davrandıklarını öğrendim
Bir toplantıda zekamı yada sohbetimi göstermek konusunda tercih yapmak gerektiğinde sohbeti seçmenin daha iyi olacağını öğrendim.
İnsanlara iyi davranmanın hiç bir maliyeti olmadığını öğrendim.
Gerçekten yaşamaya başlamak için emeklilik beklenirse,çok uzun bir süre beklenmiş olacağını öğrendim.
İyi kalpli olmanın mükemmel olmaktan daha önemli olduğunu öğrendim.
Bir domuza ve bir çocuğa istedikleri her şeyi verirseniz; sonuçta çok iyi bir domuzunuz ve çok kötü bir çocuğunuz olacağını öğrendim.
Kimle evleneceğin kararının hayatta en önemli karar olduğunu öğrendim.....
Jackson Brownin kitapçığından...

14 Ocak 2017 Cumartesi

1. Her şahsı harîm-i Hakk'a mahrem mi sanırsın?
Her tâc giyen çulsuzu Edhem mi sanırsın?

2. Dehri arasan binde bir âdem bulamazsın,
Âdem görünen harları âdem mi sanırsın?

3. Çok mukbili gördüm ki güler; içi kan ağlar,
Handân görünen herkesi hurrem mi sanırsın?

4. Bil illeti, kıl sonra müdâvâta tasaddî,
Her merhemi her yâreye merhem mi sanırsın?

5. Kibre ne sebeb? Yoksa vezîrim diye gerçek,
Sen kendini düstûr-ı mükerrem mi sanırsın?

6. Ey müftehir-i devlet-i yek-rûze-i dünya,
Dünya sana mahsûs u müsellem mi sanırsın?

7. Hâlî ne zaman kaldı cihân ehl-i tama'dan?
Sen zâtını bu âleme elzem mi sanırsın?

8. En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun,
Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın?

9. Bir gün gelecek sen de perîşân olacaksın,
Ey gonca bu cem'iyyeti her dem mi sanırsın?

10. Nâmerd olayım çarha eğer minnet edersem,
Cevrinle senin ben keder etsem mi sanırsın?

Allah'a tevekkül edenin yâveri Hakk'dır,
Nâşâd gönül bir gün olur şâd olacakdır.


Günümüz Türkçesi:

1. Her şahsı Allah'ın evine uzak, gizli mi sanırsın? Her taç giyen çulsuzu Edhem(*) mi sanırsın?
2. Dünyayı arasan insanlığın binde birini bulamazsın. İnsan görünen eşekleri insan mı sanırsın?
3. Çok mutlu görünen kişi gördüm; dışı gülerken içi kan ağlıyordu. Gülen herkesi (gerçekte) mutlu mu sanırsın?
4. Hastalığı bil, ondan sonra tedavisini aramaya başla. Her merhemin her yaraya iyi geleceğini mi sanırsın?
5. Kibre sebep var mı? Yoksa vezir oldum diye kendini vazgeçilmez mi sanırsın?
6. Ey dünyanın gelip geçici nimetleriyle övünen kişi! Dünya sana özel ve senin için yaratılmış mı sanırsın?
7. Dünyada daima açgözlü insanlar olagelmiştir. Sen, kendini bu dünyaya çok lazım mı sanırsın?
8. En ummadığın insan keşfedebilir en gizli sırları. Sen herkesi kör, alemi de sersem mi sanırsın?
9. Bir gün gelecek, sen de perişan olacaksın. Ey gonca(genç ve güzel olan), sen bu dünyayı sonsuz mu sanırsın?
10. Eğer bu dünyaya minnet edersem namert olayım! Sıkıntılar ve eziyetler yüzünden kederleneceğimi mi sanırsın?
Vasıta Beyti: Allah'a tevekkül edenin yardımcısı yine Allah'tır. Mutsuz olan gönül bir gün mutlu olacaktır.

(*) Edhem: İbrahim Edhem diye bilinir. Edhem, genç yaşında Belh tahtına çıkmışsa da kısa zamanda saltanatı terk etmiştir. Rivayete göre, bir ceylan peşinde koşarken çölde bir karganın eli ve ayağı bağlı bir adamı, ağzına yiyecek getirerek beslediğini görür. Adam, kervan soyguncuları tarafından bu hale getirilmiş; Allah da ona kargayı yollayıp yardım etmiştir. Edhem, bu olaydaki hikmeti kavrayıp tahtından vazgeçmiş ve derviş olmuştur.

13 Ocak 2017 Cuma


Sana bir şiirler olmuş sevgilim.
Yüzün-gözün söz içinde...
Hangi imla kitabına baksam,
"ben" den ayrı yazılıyorsun...

Özdemir Asaf

Korkuyorum

Sana senin dilinle seslenmek istiyorum.
Korkuyorum çünkü kaybetmekten 
Diyeceksin ki neyi kaybedeceksin sen
Doğayı, hiç gitmediğim Yakutistan'ı
Belki de yerini bilmediğim Amazon ormanlarını
Kelimelerin gücüne, büyülü sözcüklere sığınarak açılmak istiyorum 
Bir anarşik Yakut kızını, daha yakından tanımak istiyorum 
Amazonun içinde barındırdığı güzellikleri yakından görmek istiyorum 
Bu az gören gözlerle.
Daha yakından duymak istiyorum sesini 
Amazon nehrinin kendine has cıvıl cıvıl sesini 
Bu az duyan kulaklarımla 
Sen demiştin değiştirirsek yöntemi ayna da satarız 
Gazelde atarız.

Kazanacaklarımı saydım kaybetme riskini alarak 
Aslında bir darbe yapmak istiyorum 
Kalbinin ortasında ki Cumhuriyete 
Büyük bir darbe olsun makalelere konu olsun 
Araştırsınlar siyaset bilimciler 
Bu darbem 15 Temmuz gibi olmasın 
Karşılık bulsun yürekte 

Susuyorum 
Patavatsızca, becerebildiğim kadar 
Bir Deli Dumrul olarak bekliyorum

12 Ocak 2017 Perşembe

Amin Maalouf sözleri ve alıntıları


Bende içgüdüsel olarak devrimci bir ruh var ve her özgürlük savaşçısı beni kendine çeker. 

‘Dünyada en büyük terörizm, 
bir insanın ana diliyle bağını koparmaya çalışmaktır.“
İnsanın kendi iç hesaplaşmalarıyla tamamen baş başa kalmak istediği anlar vardır ve o noktada en küçük bir dış müdahale bile saldırı gibi algılanır
"Duygularım anestezi altında. Her şeyi görüyorum, her şeyi işitiyorum ama artık hiçbir şey hissetmiyorum.”
“Hayat seni korkutuyorsa, içini yakıyorsa, en yakınların çirkin maskeler takmışsa… Hayat budur de, ikinci kez çağrılmayacağın bir oyun olduğunu söyle. Zevk verici ve acı çektirici bir oyun, inanç ve aldatma oyunu, maskeler oyunu, onu sonuna kadar oyna, ister oyuncu olarak ister izleyici olarak.”
“Olup biten her şey daha önceden olup bitmiş bir şeye mutlaka benzer.”, 
ister iyi, ister kem olsunlar, oklara benzerler; sürüyle atarsın içlerinden biri hedefi vurur…
Eğer önündeki kapılar bir daha yüzüne kapanacak olursa, hayatının sona ermediğini düşün. Sona eren şey yalnızca hayatlarının birincisidir ve diğeri başlamak üzere sabırsızlanmaktadır. O zaman bir gemiye bin, seni bekleyen bir kent vardır.
"Ne mutlu dünyaya hiç gelmemiş olana…”Semerkant, Amin Maalouf
Nereye gidersen git, birileri sana derinin rengini ve dualarını soracak. Onların itkilerini hoşnut etmekten uzak dur! Oğlum, çoğunluk önünde boyun eğmekten kaçın! İster Müslüman, ister Hıristiyan, ister Yahudi olsunlar, seni olduğun gibi kabul etmeliler ya da seni yitirmeyi göze almalılar. İnsanların görüşünü dar bulduğun zaman kendi kendine Tanrı'nın ülkesinin çok geniş olduğunu söyle; O'nun elleri çok geniştir, O'nun yüreği de çok geniştir. Uzaklara gitmek, denizler, sınırlar, ülkeler, inançlar aşmak fırsatı çıktığı zaman hiç duraksama. Afrikalı Leo, Amin Maalouf (Sayfa 373)
Telefon insanı tuzağa düşüren, aldatıcı bir haberleşme tarzıdır. Konuşanların arasına sahte bir yakınlık duygusu yerleştirir; dolaysızlığı ve yüzeyselliği teşvik eder…Doğu'dan Uzakta, Amin Maalouf (Sayfa 150)
Gerçek niyetleri soylu maskelerin altına gizlemek propagandacıların işidir, onların yalanlarını ortaya çıkartıp maskelerini düşürmek amacıyla eylemleri değerlendirme rolü de özgür yurttaşlara düşer.Çivisi Çıkmış Dünya, Amin Maalouf (Sayfa 45)
Geçici bir mutluluk mu? Hepsi öyledir; bir hafta ya da otuz yıl da sürse, son gün geldiğinde aynı gözyaşı dökülür. Amin Maalouf

Zaman müttefikimiz değil bizim, yargıcımız. Şu an zaten cezalarımızın erteleme sürecini yaşıyoruz. Çivisi Çıkmış Dünya, Amin Maalouf